Chapter 10/15: Bütün Yahudiler katildir.

“Bu cinayeti işleyen iğrenç domuzun hangi ırktan olduğunu söylememe gerek var mı? Alman diplomatın katili Herschel Grynszpan değil bütün Yahudilerdir.”

Joseph Goebbels — 1938
Kristal Gece sırasında Münih'teki büyük Yahudi mağazası Kaufhaus Heinrich Uhlfehlder GmbH'den bir enstantane, 9 Kasım 1938

Yorum

Haziran 1938'deki Évian Konferansı’nda, milletlerarası toplumun Alman Yahudilerini kabul etmeye pek niyetinin olmadığı ortaya çıkmıştı. İtiraf ettiği üzere, Hitler'in hedefi de Almanya'yı "Yahudisizleştirmek" olunca, başka stratejiler bulunması gerekmişti. Hitler 18 Ekim 1938'de 12 bin Polonya vatandaşı Alman Yahudisi'nin ülkeyi terk etmesi emrini verdi. Almanya'yı terk etmeleri için onlara bir günlük süre tanındı ve birden fazla valiz almalarına izin verilmedi. Mallarınaysa, şayet komşularınca yağmalanmamışsa, Naziler tarafından el kondu. Polonya sınırında 4000 Yahudi ülkeye alındı. Geri kalanlarsa aç susuz ve şiddete karşı savunmasız şekilde beklemek zorundaydı. Oturma izni olmamasına rağmen o ana kadar Paris'teki amcasının yanında yaşayan 17 yaşındaki Herschel Grynzspan, Almanya'daki ailesinin zorbaca sınır dışı edildiğini öğrenince 7 Kasım 1938'de Alman Büyükelçiliğine gitti ve bir Alman diplomatı vurdu. Bu eylem, Yahudilere karşı radikal bir harekât başlatmaya hazırlanan Propaganda Bakanı Joseph Goebbels için ideal bahane oldu. 8 Kasım'da bütün Yahudi gazete ve dergileri yasaklandı. Aynı gün Yahudi çocuklarının Alman okullarına alınmayacağı ve Yahudilerin bütün kültürel faaliyetlerinin süresiz askıya alındığı ilan edildi. Olaylar 9 ve 10 Kasım'da meşhur Kristallnacht ile zirveye ulaştı. Almanya'nın her yerinde Yahudiler saldırıya uğradı. 1000 ila 2000 sinagog ateşe verildi. 7500 civarında Yahudi şirketi ve mağazası yakılıp yıkıldı. Yahudilere ait okul, hastane ve mezarlıklar da saldırılardan nasibini aldı. İtfaiye birimlerine müdahale etmemeleri emredildi. O gece aşağı yukarı 4000 Yahudi hayatını kaybetti.

Pogrom

Rusya'da kötü muameleye maruz kalan bir Yahudi

Kristallnacht (Kristal Gece) ile birlikte Alman Yahudilerine yönelik sistematik şiddet olayları ve istismarlar başlamış oldu. Hâlihazırda medeni ve siyasi haklarının çoğunluğunu kaybetmiş olan Yahudilerin başvurabileceği hemen hiç hukuki yöntem kalmamıştı. Tarih boyunca pogromlar Yahudilerin hiç yakasını bırakmamıştı. Pogrom, Yahudilere karşı girişilen toplu ve ölümcül şiddet hareketidir. Evlerini, ticarethanelerini ve dini merkezlerini yağmalamak ve yakıp yıkmak amacıyla gerçekleştirilir. Gözlerini korkutmak, göç ettirmek veya asimile olmaya zorlamak için fiziksel şiddet, hatta adam öldürme pogromlara eşlik eder. Hristiyan Avrupa'da, Orta Doğu'da, hatta Mağrep'te daha Orta Çağ'da bile pogromlar görülmeye başlanmıştı. 14. Yüzyılı kalbinden vuran hıyarcıklı vebayı, namı diğer Kara Ölümü, o kadar çok pogrom takip etmişti ki çok sayıda Yahudi Doğu Avrupa'ya doğru kaçmıştı. Nitekim Polonya, Ukrayna ve Rusya'daki büyük Yahudi topluluklarının başlangıcı bu olaya dayanır. Kimi zaman idareciler bu pogromları halkın içinde biriken öfkeyi boşaltması için iyi bir fırsat olarak görüyorlardı. Bu şekilde dikkatler içler acısı ekonomik durumdan başka yöne çevrilmiş oluyordu. En meşhur pogromlar 1893-1894 ile 1904-1905 yıllarında Çarlık Rusya'da meydana geldi ve binlerce Yahudi'nin hayatına mal oldu. Bu şiddet hareketlerinden dehşete kapılan yüzbinlerce Yahudi, Amerika Birleşik Devletleri'ne göç etti. Rus İç Savaşı sırasında (1917-1922) Güney Rusya ve Ukrayna'da yaşanan mezalimse Yahudiler açısından çok daha kanlı geçti. Beyaz Ordu'nun başını çektiği olaylarda on binlerce insan öldü.

Dong Xohai Katliamı'ndan sağ kurtulanlar, Güney Vietnam, 1971

Anlam genişlemesine uğrayan pogrom kelimesi, günümüzde etnik boyutu öne çıkan bütün kanlı şiddet olayları için kullanılmakta. Osmanlı İmparatorluğu'nda Ermenilerin uğradığı zulümler, eski Yugoslavya'daki etnik temizlik, Hindistan'da Müslümanların ve Sihlerin maruz kaldığı şiddet, Vietnam, Kamboçya, Laos, Endonezya, Malezya ve Tayland'da Çinlileri hedef alan şiddet olayları, Ruanda'da Hutuların Tutsileri topluca katletmesi hep bu terimin kapsamında gösterilebilir. Aralık 2008'de dönemin İsrail Başbakanı Ehud Olmert, mahkeme kararıyla bölgeden tahliye edilen dindar Yahudi yerleşimcilerin Batı Şeria'nın Arap halkına uyguladığı şiddeti de pogrom olarak adlandırmıştı.