İkinci Dünya Savaşı'ndan 15-20 yıl sonrasına kadar, eşcinsellerin maruz bırakıldığı ayrımcılığı kamuoyu pek önemsemedi. Öğrenci hareketinin inatla dikkatleri eşcinsellerin konumuna çektiği 60'lı yılların sonlarına doğru durum değişmeye başladı. Nazilerin yaptığı zulümleri heteroseksüellere hatırlatmak, hatta gözlerine sokmak amacıyla bilinçli olarak pembe üçgen taşınmaya başlandı. 1978'de Amerika'da ortaya çıkan gökkuşağı bayrağı, 90'lı yıllarda Avrupa'ya taşındı ve eşcinsel camiasının milletlerarası simgesi olarak pembe üçgenin yerini aldı.
Uganda'da çıkan Rolling Stone dergisi 9 Ekim 2010'da 100 eşcinselin isim, adres ve fotoğraflarını yayınlandı. Eşcinsel olduğu iddia edilen bu kişilerden biri, haber yayınlandıktan sonra cinayete kurban gitti.
Eşcinseller tarih boyunca bilhassa dini sebeplerle tahkir edildi, cezalandırıldı ve lanetlendi. Musevilik, Hristiyanlık ve İslam, eşcinselliği lanetlemek üzere kutsal kitaplarını şahit gösterdi. Tanrı'nın insanlığı, çoğalsınlar diye kadın ve erkekler olarak yarattığını söylediler. O halde cinsellik ancak kadınla erkek arasında ve evlilik çatısı altında yaşanabilirdi. Eşcinsellik yüzyıllar boyunca (hatta kimi durumlarda bugün bile) hastalık sayıldı. Uygun tedaviler uygulanması halinde geçeceğine inanıldı. Batı Avrupa ve Kuzey Amerika'da eşcinseller uzun bir mücadelenin sonunda özgürleşmeyi başardı ama bu mücadele halen son bulmuş değil. Sayısız önyargının yanı sıra pek çok kanuni eşitsizlik de söz konusu. Katolik Kilisesi belli bir hoşgörüyle geleneksel lanetleme arasında gidip geliyor. Eşcinsel evliliği pek çok yerde kanuni değil. Eşcinsel bir çiftin (kadın veya erkek) evlat edinmesine izin verilmesi uygulamasıysa daha da sınırlı. Batı Avrupa dışındaki yerlerde eşcinseller büyük engellerle, kuvvetli önyargılarla, sözlü ve fiziksel şiddetle karşı karşıya kalıyor. Bunun bir örneği Rusya: Eşcinsellik 1917'de suç olmaktan çıkarıldı, 1933'te tekrar suç kapsamına alındı, 1993'te yeniden suç olmaktan çıkarıldı. 2013'te çocuk yaştakilerin huzurunda eşcinsellikten söz etmenin cezalandırılabilmesi yolunu açan bir kanun çıkarıldı. Eşcinselliğe gönderme yapan aleni simgeler (gökkuşağı bayrağı gibi) taşıyanlar, yabancı bile olsalar cezalandırılabiliyorlar. İslam ülkeleri ve pek çok Afrika ülkesine gelince, eşcinsellik sadece tabu değil ağır suç olarak görülüyor ve ağır şekilde cezalandırılabiliyor. Bunda temel sebep, kökten dincilik (hem İslam, hem Hristiyanlık için geçerli). Küresel planda, özgürleşmenin önünde halen uzun bir yol var.